Namibya Afrika’da yer alan, dünyada Mongolya’dan sonra en az nüfusa sahip ikinci ülke. 1990’da Namibya ismini alan ülke, Almanya’dan sonra Güney Afrika’nın bir parçası olduğundan Güney Batı Afrika olarak biliniyordu. Yaklaşık 80 milyon yaşındaki, dünyanın en eski çölüne – Namib Çölü – ev sahipliği yapan ülke, dünyadaki en yüksek kum tepelerine de sahip.

19. yüzyılda Almanlar tarafından kolonize edilmiş ülkenin ana dilleri İngilizce, Afrikaans ve Almanca. Namibya 20. yüzyılda Almanlar tarafından soykırıma uğramış olsa da, şu an ülkenin kalkınması için en fazla yatırımı yapan da Almanya. Zaten giderseniz göreceksiniz, ülkeye yılda yaklaşık 1 milyon turist geliyor ve Almanlar, Güney Afrikalılardan sonra başı çekenler. Seyahatimizde hiç bir Türkle karşılaşmadım ve Namibyalılar Türkiye’nin yerini bile bilmiyorlar.

Neden ziyaret etmeliyiz?

Namibya, Aralık 2010’da Lonely Planet tarafından dünyanın en iyi 5. turistik destinasyonu olarak seçilmiş. Ana geçim kaynağı eko turizm olan bu Afrika ülkesinin topraklarının yüzde 19’u milli parklar ve rezervler içerisinde korunmakta.

Dünya’nın en güzel manzaralarına tanıklık edebileceğiniz, güneşin doğuş ve batışını size ilk defa izlediğinizi düşündürtecek Namibya dünyanin en fazla Çita nüfusuna sahip, fakat Afrika’da vahşi hayvanları koruma altına almada birinci sırada olan Namibya bile sayıları günden güne azalan yırtıcı hayvanların yok oluşunu durdurmayı başaramıyor.

Namibya’da 11 adet etnik grup yaşıyor ve bunların en büyüğü Ovambo. Gruplardan bir diğeri ise Tanrılar Çıldırmış Olmalı filminden hatırlayacağınız, Afrika’nın ilk insanları kabul edilen San kabilesi (Bushmen). Yaklaşık 27,000’inin Namibiya’da bulunduğu sanılan bu avcı toplayıcı grupların zamanla yok olacakları düşünülüyor.

Peki Angelina Jolie ve Brad Pitt’in çocuklarını doğurduğu, Prens Harry ve Meghan Markle’ın balayına gittikleri bu harika ülkeyi ziyaret etmeden önce nasıl hazırlanmanız gerekiyor?

1- Namibya Vizesi Nasıl Alınır? 

Namibya Türk vatandaşlarından turist vizesi istiyor. Yurtdışında oturumunuz olsa bile, Türkiye’de Namibya Konsolosluğu olmadığından şanslısınız, çünkü vize almak için belgelerinizi Berlin’deki Namibya Elçiliği’ne göndermenin dışında başka bir seçeneğiniz daha var ki bu da Namibya’daki bir tur ajansı ile anlaşıp ülkeye giriş onayı almak ve vizenizi Namibya girişinde pasaportunuza bastırmak. 

Berlin’deki Namibya Konsolosluğu her belgenin ingilizcesini istiyor ve belgeler arasında aşılar, seyahat sigortası, banka hesabı vs. var. Bizse sadece uçak bileti, pasaport kopyası ve ev adresimizi tur ajansına göndererek yaklaşık 130 Euro karşılığında giriş onayını aldık. Eğer bu yolu takip etmek isterseniz siz de Roncook Safaris ile iletişime geçebilirsiniz. 

Roncook Safaris:

Raymond Bere
raymond.bere@roncooksafaris.com

Raymond, vizenin yanı sıra turlar ile ilgili de çok yardımcı oldu bize.

2- Namibya hangi mevsimde ziyaret edilmeli?

Güney yarımkürede bulunan Namibya’da Aralık ve Mart arası yaz ayları. Eğer çölün yanı sıra vahşi hayvanları da görmek istiyorsanız, yağmurların dindiği ve hayvanların su birikintilerine toplandığı kuru kış aylarını, yani Haziran’dan Ekim’e kadar olan zamanı tercih etmelisiniz. 

3- Nasıl bir tur planlıyorsunuz?

Tavsiyem kendi aracınızı kiralamanız

Namibya’yı gezmek için birkaç alternatifiniz var fakat bunlardan en rahat olanı kendi aracınızla keyfinize göre seyahat etmeniz. Eğer bu yolu seçecekseniz, maliyetli olsun diye 4×4’ten daha ufak bir araç seçmeyin, çünkü yollar çok kötü ve bu yollarda 2-3,000 km yol yapmaya çalışırken tatiliniz zehir olabilir.

Arabanızı kendiniz ya da bir tur şirketi aracılığıyla kiralayabilirsiniz. Biz ne görmek istediğimizi ve nerede kalmak istediğimizi bildiğimiz, tatil planlama konusunda da biraz deneyimli olduğumuzdan herşeyi kendimiz ayarladık ve 2 haftada yaklaşık 3,000 km yol yaptık.

Eğer araba kiralıyorsanız yanınıza mutlaka ekstra tekerlek ve yolda kalmanız durumunda yeterli olacak yiyecek/su alın zira Namibya’da olur olmaz yerlerde tekerlerinizin patlaması olağan bir durum.

Seçeceğiniz otellerin konumu oldukça önemli

Namibya’ya çalışmadan gitmeyin. Neyle karşılaşacağınızı önceden bilip ona göre otel planlamanızı yapmanızda fayda var çünkü mesafeler çok uzun, yollar kötü ve görülecek bazı yerler için zamanlama önemli.

Sossuvlei ve Etosha Parkı’nda oteller genelde parkların dışında yer alıyor ve parklar gün doğuşunda açılıp gün batımında kapanıyor. Parkların girişinden sonra Sossuvlei’de yaklaşık 1 saat, Etosha’da da en az 30 dakika yol yapmanız gerekiyor. Örneğin Namib Çölü’ndeki Dune 45’a gidip harika fotoğraflar çekmek istiyorsanız gün doğuşu veya batımında orada olmalısınız. Hem Etosha hem de Sossuvlei için parkın içerisinde bir otelde kalmanız ve 4×4 aracınızın bulunması size zaman açısından avantaj sağlayacak.

Etosha’nın içerisinde 3-4 kamp var. Bu oteller devlet tarafından yönetildiğinden lüks bir konaklama ile karşılaşmayı beklemeyin. Buradaki otellere verdiğiniz parayı da aslında lokasyona veriyorsunuz, çünkü herkes parktan ayrıldıktan sonra başlayan aksiyonu izleme ayrıcalığına sahip oluyorsunuz. Gelsin gergedanlar, sırtlanlar..

4- Hangi Rotayı İzlemeliyiz?

Namibya’da hangi rotayı izleyeceğiniz biraz kaç gününüz olduğuna, biraz da ne kadar araba kullanmak ya da nasıl seyahat etmek istediğinize bağlı.  Örneğin Windhoek’ten Etosha’ya uçarak 5 saatlik bir yolu elimine edebilirsiniz ama sonrasını da düşünmekte fayda var, çünkü çöl Windhoek’in güneyindeyken Etosha Ulusal Parkı da tamamen kuzeyinde kalıyor. Batı tarafta okyanus ve Skeleton Coast (İskelet Sahili) varken doğu tarafta da Botswana yer alıyor. Gitmişken Botswana’yı da görmek isteyebilirsiniz, ama eğer 13-14 gününüz varsa tavsiyem sadece Namibya’da kalmanız, çünkü görülecek gerçekten çok şey var ve 2 hafta bile yeterli değil.

Peki biz hangi rotayı izledik?

Biz tüm Namibya turumuzu Toyota Fortuner ile, 13 gece/ 14 gün için aşağıdaki şekilde planladık:

1 gece – Windhoek

2 gece – Sossuvlei (Sesriem Desert Camp)

2 gece – Swakopmund (Swakopmund Luxury Suites)

2 gece – Damaraland (Twyfelfontein Country Lodge)

1 gece – Etosha Ulusal Parkı güneyi (Etosha Village)

1 gece – Etosha Ulusal Parkı içindeki Halali Camp

2 gece – Etosha Ulusal Parkı doğusu (Mokuti Etosha Lodge)

2 gece – Okonjima (Okonjima Plains Camp)

Kaldığımız yerlerden çok memnun kaldık ama tavsiyem bizim gibi 3 geceyi Etosha Parkı dışında geçirip 1 geceyi içinde geçirmek yerine 2 geceyi dışında, 2 geceyi de içerisinde geçirmek.

Şimdilik bu kadar. Diğer bir yazımda günü gününe Namibya tatilimizde neler yaptığımızı, dünyada çok az kalan gergedanları nasıl gördüğümüzü ve turistler doldurmadan Deadvlei’ye nasıl gidebildiğimizi paylaşacağım. Takipte kalın!