Uzun zamandır yazmıyorum çünkü Katar’dan ayrıldım ve Katar’daki gelişmeleri takip etmek tahmin edebileceğiniz gibi biraz zor. 2020 yılı zaten nasıl geçti hiç birimiz pek anlamadık. Mart ayından itibaren tüm dünyayı etkisi altına alan pandemiden dolayı ne seyahatlere gidebildik, ne de bazılarımız ülkesinden çıkıp ailelerini ve arkadaşlarını görebilme fırsatı yakaladı. Duyduğum sınırlı haberlere göre Katar’da da durumlar çok iç açıcı değilmiş ve umuyorum ki rakamlar ilerleyen günlerde azalır ve hepimiz normal hayatımıza geri döneriz.

Bu günkü konum aslında Katara Gelsene blog takipçilerinin ilgisini çekebilecek bir konu. Biliyorsunuz burada kimliğimi pek açık etmemiştim çünkü bazı kişisel görüşlerimi ortaya koymuş ve özellikle Katar’da yaşarken bu konularda biraz daha dikkatli olmak istemiştim. Fakat artık buna gerek kalmadı. Katar’dan ayrılalı 2 yılı aşkın bir süre geçti (zaman şu gibi akıyor) ve artık kim olduğumu saklamanın da bir anlamı kalmadı.

Geçen günlerde Londra’da yaşayan sevgili Emre Onar’ın, yurtdışında yaşayan Türkler ile yaptığı sohbetlerine yer verdiği ‘Bi’ Gidene Soralım’ isimli Podcast’ine konuk oldum. Tüm yönleriyle Katar ve Almanya’daki yaşamımdan, yurtdışında yaşamanın zorluklarından, yalnız bir kadın olarak Orta Doğu’da yaşamaktan ve Almanya’ya taşınma sürecimden bahsettik. Bunun yanında Katar’da hem 2008 yılında hem de 2014-2018 yılları arasında yaşamış biri olarak Katar’a taşınmak isteyenlere de birkaç tavsiyem oldu.

Eğer yurtdışına taşınmayı düşünüyorsanız Emre’nin podcastlerini dinlemenizi şiddetle tavsiye ederim. Her bölümünde dünyanın çeşitli ülkelerinde yaşayan ayrı bir Türk’e yer verdiği Türkçe podcastinde ilginç hikayelere, sorulara ve cevaplara yer veriyor. Bir ülkeyi ve oradaki yaşamı anlamak için kesinlikle harika bir kaynak ve yurtdışına taşınmayı düşünenlerin mutlaka dinlemesi gereken bir podcast. Podcastleri Spotify veya Apple üzerinden dinleyebilirsiniz. Yazının sonunda linkleri bıraktım.

Ve işte Bigidenesoralım ile Katar ile ilgili yaptığımız podcast’ten birkaç not;

“2008’den 2014’e kadar Katar’da çok fazla şey değişmişti. 2008’de ülkede sadece 2 otel vardı, çok fazla insan yoktu ve çoğunluğu erkeklerdi. 2022 Fifa Dünya Kupası Katar’da gerçekleşecek, bu yüzden son yıllarda Katar’ın gelişimi anlatılamayacak kadar hızlı oldu.”

“Gitmek isteyenlerin iyi araştırmalarını ve en az 3-4 kez düşünmelerini öneririm.”

“Katar’da çalışan herkesin bir sponsoru var ve kimse sponsorunun izni olmadan ülkenin dışına çıkamıyor, bunu da göz önünde bulundurmak lazım. Mesela 2008’de çalıştığım şirket pasaportuma el koymuştu, ama bunun artık yasal olmadığını biliyorum. Yine aynı uygulamayı yapanlar illa vardır, bu yüzden Katar’a gelmeyi düşünenler her şeyi şirketlerine sormalı ve teyit etmeli.”

“Maaş konusu ayrı bir konu; Katar’da yaşamak gerçekten ucuz değil. Bu yüzden gelecek olanlar, “bu maaş yeter mi?” yerine “bu maaşın ne kadarını biriktirebilirim, Katar’da nasıl bir yaşam sürebilirim?” diye sormalılar. Katar’a az maaşla gelirseniz rezil olma ihtimaliniz yüksek.”

“Uçak biletleri oldukça pahalı, “olmadı Türkiye’ye bi atlar giderim” diye düşünmesinler çünkü uçak biletleri bazen bir aylık ev kirası kadar tutuyor.”

Ben de bu vesile ile Emre’ye bana bu güzel podcast serisinde yer verdiği için çok teşekkür ederim. Önceden de belirttiğim gibi, Bi’ Gidene Soralım yurtdışına çıkmayı düşünen herkesin bence dinlemesi gereken bir Türkçe podcast. Umarım siz de en az benim kadar beğenirsiniz 🙂

Bu arada Katar ile ilgili bölümü dinledikten sonra yorumlarda düşüncelerinizi paylaşırsanız sevinirim.

Link: anchor.fm/bi-gidene-soralım

Spotify: https://open.spotify.com/episode/1qmuoS4nXWgqaIznou1UQG
Bigidenesoralım Instagram

Sevgiler,
Damla